Haber aslında hayli eskidi. İlk internette konuşulduğunda ve rakamlar ortaya çıktığında gülüp geçmiştim. Childress'ın 7 milyon dolar ile en çok kazanan olduğu kıtada Avrupa referansıyla NBA'e giden bir Arjantinli'nin 13.5 milyon dolarla dönme ihtimali gerçek dışı görünüyordu. Rakamlar doğru mu değil mi, menajer oyunları mı bilemem ama Manu'nun Avrupa'ya dönme ihtimali hayli dillenmeye başladı. Önce menajerinden "Manu kariyerini NBA'de noktalayacak." açıklaması geldi ve kapı hızlıca kapatıldı. Ama o kapıyı Ginobili'nin kendisi bizzat tekrar açtı. "Bu konu asla kapanmadı. ABD'de kalmayı tercih ederim ama gelen teklifler hoşuma gitmezse Barcelona veya Real Madrid'e gitmek için tereddüt etmem [...] Burada her zaman kendimi iyi hissettim ve hissetmeye de devam ediyorum. Ama serbest olduğunuz zaman, gelen bütün teklifleri dinlemek ve masaya koyup ona göre karar vermek istersiniz. Zamanı geldiğinde eşimle beraber oturup ne yapmak istediğime ve kimi daha çok istediğime karar vereceğim."
Ginobili bu sözlerle sadece Avrupa kapısını değil bütün kapıları sonuna kadar araladı. Son dönemde işler onun adına hayli iyi gidiyor ama Messina ısrarcılığı ve Real Madrid açlığı birleşince Ginobili'nin kıtaya dönmesi çok da zor görünmüyor. Barcelona güçlü bir bütçeye sahip olmasına rağmen her zaman rasyonel tercihlerin kulübü olmuştur. Ve hiçbir zaman Ginobili'ye 10+ milyon dolarlık bir kontrar önereceklerini sanmıyorum. Messina'nın eski öğrencisi olduğunu da teraziye koyarsak, özellikle uçuk Real Madrid transfer politikasıyla beraber Ginobili'nin Real Madrid tarafı çok ağır basıyor. NBA olmazsa Manu büyük ihtimal Real Madrid forması giyebilir. Tabi psikopat Angelopoulos kardeşlerin poker masasına ne kadar fişle oturacağı da önemli. An itibariyle Avrupa'ya gelecek herhangi bir NBA yıldızı bir şartla kırmızı beyaz formadan başkasını giyebilir, o da Olympiakos eğer kendisiyle ilgilenmiyorsa. Rakamların yalancısıyım.
Ginobili bu sözlerle sadece Avrupa kapısını değil bütün kapıları sonuna kadar araladı. Son dönemde işler onun adına hayli iyi gidiyor ama Messina ısrarcılığı ve Real Madrid açlığı birleşince Ginobili'nin kıtaya dönmesi çok da zor görünmüyor. Barcelona güçlü bir bütçeye sahip olmasına rağmen her zaman rasyonel tercihlerin kulübü olmuştur. Ve hiçbir zaman Ginobili'ye 10+ milyon dolarlık bir kontrar önereceklerini sanmıyorum. Messina'nın eski öğrencisi olduğunu da teraziye koyarsak, özellikle uçuk Real Madrid transfer politikasıyla beraber Ginobili'nin Real Madrid tarafı çok ağır basıyor. NBA olmazsa Manu büyük ihtimal Real Madrid forması giyebilir. Tabi psikopat Angelopoulos kardeşlerin poker masasına ne kadar fişle oturacağı da önemli. An itibariyle Avrupa'ya gelecek herhangi bir NBA yıldızı bir şartla kırmızı beyaz formadan başkasını giyebilir, o da Olympiakos eğer kendisiyle ilgilenmiyorsa. Rakamların yalancısıyım.
7 yorum:
Manu'nun NBA'de kalacağını, hatta Spurs'ün bırakmayacağını düşünüyorum kendisini. Öncelikle bu haber yeni bir haber değil bildiğim kadarıyla sen de yazmışsın eskidi diye. 1 ay öncesine kadar olsa "belki" diyebilirdim ama Manu'nun son bir ayda sergilediği performansa bakınca olması ihtimali hiç kalmıyor bu transferin. 25 sayı gibi bir ortalamayla Kobe seviyesinde performans gösteriyor Ginobili ve Spurs onu tutmasa bile böyle oynamaya devam ettiği sürece çift haneli rakamlarda rahatlıkla kontrat bulur NBA'de. Dünkü San Antonio-Lakers maçını Staples'da tek başına aldı, 32-5-5 yaptı. Kobe'nin Avrupa'ya gelme olasılığı kadar bir ihtimali var Manu'nun da gelmek için şu sıralar. Tabii yaza kadar ne değişir bilemiyorum ama dediğim gibi hiç sanmıyorum Popovich'in en önemli dış silahını bırakacağını. Spurs'ün önünde re-building yapmak gibi bir şans da olmadığından ellerindeki değerleri korumaya çalışacaklardır. Daha dün ben de birkaç bişeyler karalamıştım Ginobili'nin son 1 aydaki harikaları hakkında.
http://bballnmore.blogspot.com/2010/04/manu-ginobili.html
Ligi tekrardan domine etmeye başladığı bugünlerde Ginobili ilgili aklıma hep anılar geliyor. 99 draftın 57. sıradan seçilip lige damga vurmak vikipedia da "considered one of the biggest draft steals of all time" aynen bu şekilde ifade ediliyor. 2001 eurolig finalindeki performansı ve sıçrayışları hala gözümün önünde. Birde yanılmıyorsa 2002 sezonu öncesi hidayet ntv de kadroları ve draftı değerlendirirken sıra Ginobili'ye geliyor ve Hedo diyorki: Ginobili gibi bir sürü oyuncu var Sas'ta neden bole bir tercih yapmışlar pek anlayamadım gibi talihsiz bir açıklaması var. Daha sonra makus talihinde de Ginobili'nin gerisinde kalarak bir anlamda ifadesindeki yanlışlığın farkına varmıştır sanırım. Avrupaya gelirse Renk katar ama kardeşlerden rica edicem renkler kırmızı beyaz olmasın. Herşeyin bir sınır var.
olympiakosa gelmesin olympiakos çok itici acbde her maç izleriz ama yunan ligi berbat peristeri trikalla kolossus
beşiktaşa gelsin.muratcan var ama sorun olmaz.sonuöta profesyoneller .ikiside biraz fedakarlık yapar.
istediği rakamları ve hatta daha fazlasını alabilecektir manu böyle bi yazda.. 2010 FA sınıfı öyle bi hal aldı, o kadar çok sayıda takım belli oyuncular için 'cap' boşalttı ve taraftarlar üzerinde büyük beklentiler yarattı ki lebron, wade, bosh, amare savaşını kaybeden menajerler JJ, boozer, manu gibi bi alt seviyedeki adamlara gereğinden fazla para ödemekte beis görmeyeceklerdir..
Ginobili Tanrıdır.
ginobiliyi seneye de kullan sonra at...childress geldi de neoldu. hala angelopouloslar, perezler bu partizan olayını görmelerine rağmen devam edeceklerse çok yazık. basketbol bu, futbola benzemez ki.
Yorum Gönder