
Efes Pilsen bu sene Ergin Ataman'la beraber yaşadığı kötü yapılanmanın sıkıntısını hem saha için sonuçlarda, hem de saha dışında bu tip hamlelerde çekiyor. Nachbar gibi bir adamı oynatamamak, üstelik onu serbest bırakmak yerine rakibe gider diye korkmak hiç bir profesyonel düşüncenin ürünü olamaz. Madem korkacağın kadar etkili bir oyuncu o zaman oynat, oynatmıyorsan da bırak gitsin. Nachbar takımdaki rolü ile ilgili sıkıntısı olduğunu her fırsatta dile getiriyor. Ama buna rağmen birkaç maç dışında hep kendi pozisyonu dışında oynatıldı ve hiçbir verim alınamadı. Ergin Ataman'ın "Biz onu alırken 4 numara olarak düşündüğümüzü söyledik." sözleri bence bu durumun mazereti olmamalı. Efes Pilsen kulübünün 4 numaradaki sıkıntıyı görerek Popovic yerine öncelikle 4 numara hamlesini yapmalı ve bu şekilde aynı zamanda Nachbar üzerine kurduğu verimsiz stratejiden kurtularak onu kazanma yoluna gitmeliydi. Hem Rakocevic'in hem de Nachbar'ın bir an önce sezon sonunu bekledikleri ve Ergin Ataman gönderilirse yeni bir sayfa açacaklarını tahmin etmek çok da müneccimlik gerektiren bir şey olmasa gerek. Efes Pilsen bu sezon oynayacağı son maçtan hemen sonra hamle yapmak yerine oturup tek bir şey yapmalı; o da özeleştiri. Efes Pilsen kulübü disiplinin, istikrarın, basketbol adına zeki hamlelerin temsiliydi. Oktay Mahmudi'nin takımının bile süpürülmesine rağmen Nicholas ve Prkacin üzerine kurulu bir oyun sistemi vardı. Blatt'tan sonra Efes Pilsen'de ne olup bittiği, kimin gelip gittiği belli değil. Yazık oluyor bu potansiyele. 4 gün sonra Prokom ve Partizan'ı çeyrek final maçlarında izleyeceğiz. Ha bir de Prigioni ve Vidal'in yanında en büyük yıldızı Rakocevic'i Efes Pilsen'e gönderen Caja Laboral'i. Onları izlerken sadece bakmamak aynı zamanda görmek gerek.
0 yorum:
Yorum Gönder