2011 Avrupa Şampiyonası 24 Takımla Oynanacak

Avrupa Şampiyonası'ndaki takım sayısını -her ne kadar anlamsız olsa da- genişletme fikri uzun zamandır uygulamaya geçirilmek istenen ve 2013 olarak karar verilen bir projeydi. Zaten belli bir seviyenin üstündeki ülkelerle alt grup arasında uçurum varken bu fikrin mücadeleyi arttırmak amaçlı değil de diğer ülkelere basketbolu yaymak amacıyla yapıldığını tahmin etmek de güç değildi. Ama FIBA Avrupa, 2011 Avrupa Şampiyonası'nın 24 takımla yapılacağı haberini öyle bir zamanda açıkladı ki yönetimin deyim yerindeyse çiftlikten farksız olduğunu ispatlar nitelikte oldu. Onlarca takım bütün yazlarını kampa ayırıp eleme maçlarını oynadı ve gruplardaki müthiş mücadele sonrası Litvanya'ya gidecek takımlar belli oldu. Özellikle A Grubu'ndaki Karadağ - İtalya - İsrail mücadelesi görülmeye değerdi. Ama FIBA Avrupa takımların sahadaki mücadelesini yeterli görmemiş olacak ki eleme maçları bittikten sonra bu kararı açıklayarak grupların boşa oynandığını ve elenen bütün takımların da 2011'e gideceğini açıkladı.

FIBA Avrupa'nın başkanlık seçiminde mağlup olan Turgay Demirel ve ekibi seçim sonrası yeni başkanı ve sekreteri protesto eden ifadeler kullanıp, birçok ülke federasyonuyla ortak bir bildiriye imza atmıştı. Bu alınan kararı görünce başkanın ve sekreterin diyet ödediğini düşünmeden edemedim. Başkanlık koltuğunun ilk hediyesi olarak sahada dökülen terin üstü çizildi ve "ağam ne derse o olur" projesi hayata geçirildi. Elemelerden sonra Litvanya'ya gitmeye hak kazanan Karadağ, İsrail, İngiltere, Makedonya ve Belçika'dan sonra gruplarında diğer sıraları alan Bosna Hersek, Bulgaristan, Gürcistan, Letonya , Polonya , Ukrayna ve İtalya da Litvanya'ya doğrudan katılmaya hak kazandı. Ayrıca gruplarında son sıraları alan 3 takım olan Finlandiya , Portekiz ve Macaristan'ın da ikisi, oynanacak ilave elemelerden sonra turnuvaya katılacak. Hatta FIBA Avrupa bu elemelerden sonra elenen tek takıma da acıyarak grupları 25 takıma çıkarırsa kimse şaşırmasın.

Hayatımda gördüğüm en rezil, en "ben yaptım oldu" kararlardan biridir bu. Madem bu proje 2011'e çekilecekti neden 15 tane takım bütün yazını maç programıyla geçirdikten sonra açıklandı? Başkan ve sekreter talebin Litvanya'dan geldiğini ve kabul ettiklerini söylüyor ki bunu herhangi sağlıklı bir insanın yemesi mümkün değil. Gerçi sekreter Nar Zanolin "geçmiş yıllardaki çalışmalarının ödülü" diyerek gereken açıklamayı yaptı ama benim anlamadığım şey kastettiğinin kongredeki çalışmalar mı yoksa sportif çalışmalar mı olduğu. Turnuvaya 1 yıl kala 24 takımı talep eden(!) Litvanya neredeyse iki katına çıkan organizasyon yükünü kaldırabilecek mi 2011 yazında göreceğiz.