Fenerbahçe Ülker Şampiyon

Serinin ilk 5 maçını izleyemedim ama bu maçın 1. dakikasından itibaren Fenerbahçe Ülker takımının hırsı, motivasyonu belli oluyordu. Bu hırsla değil kaybetmek, tek haneyle kazanmaları bile mucize olurdu. Tam 25 sayı farkla (76-51) kazandılar ve geçen sene Efes Pilsen'e kaptırdıkları şampiyonluk kupasını geri aldılar. Efes Pilsen'in üç periyodda ürettiği 32 sayıya Fenerbahçe Ülker ilk periyodun sonunda 32-10'luk skorla ulaşmıştı. Aradaki istek farkı bu kadar fazla olunca fark da sürpriz olmadı. Fark 30 sayının üzerindeyken oyuncuların kaçan serbest atışa üzülmesi, kendini yerden yere atması bugün Fenerbahçe Ülker camiası adına tüyleri diken diken eden görüntülerdi. Taraftarın önünde şampiyonluğa ulaşmak da daha bir anlamlı daha bir coşkulu oldu. Ertuğrul Erdoğan'ın final serisinde yaptıklarına da ayrıca değinmek lazım. Tanjevic'ten daha farklı bir anlayışı, daha modern yaklaşımları var. Bu başarıya ulaşamamış birçok asistan koç kariyerine head coach olarak devam ederken Ertuğrul hocanın hangi çizgide yoluna devam edeceğini de merak ediyorum. Ergin Ataman da seri boyunca Fenerbahçe Ülker taraftarlarının yaptığı doping tezahüratına kafayı takıp gerilmişti, bugün gerginliği sahaya da yansıdı ve kırılma anında aldığı teknik faulle takımını da olumsuz etkiledi. Maç sonu istifasını sunması da sürpriz olmayacak, tam aksine olması gereken bir hamle olacaktır. Basın toplantısında hangi konulara vurgu yapacağını, mazeret sunup sunmayacağını, bahane arayıp aramayacağını da ayrıca merak ediyorum. Özeleştirisi kuvvetli bir antrenördür Ergin Ataman ama zaman zaman kontrolü kaybettiği de oluyor.

Kalite düşüktü, mücadele yüksekti ve Fenerbahçe Ülker şampiyon oldu. Fenerbahçe camiasına ve taraftarlara hayırlı olsun. Yine de herkesin bu ligin seviyesi için şapkasını önüne koyup düşünmesi gerekiyor.