Sitedeki bütün yazılar tarafımızdan hazırlanmaktadır. Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın.

11 Kasım 2010 Perşembe

Fenerbahçe Ülker: 81 - Montepaschi Siena: 68 (Namağlup)

Bugün maç çıkışı kafama bir nokta takıldı; özlemek. 10 Kasım'da Atamızı özlemle anarken, Türk basketbol takımlarının kulüp bazında özlediğimiz dominant performanslarına da özlem duyuyormuşuz. En son 2000'lerin ilk yarısında Efes Pilsen böyleydi ve Türk basketbolseverler olarak gururlanıyorduk. Fenerbahçe'nin 8 maçlık performansına baktığımız zaman geçirdiği evrim inanılacak gibi değil. Bu gece itibariyle Euroleague'in tek namağlup takımı, Barcelona ve Montepaschi maçlarını oynamasına rağmen Fenerbahçe Ülker.

Parkeye dönecek olursak, Fenerbahçe Ülker hava atışından itibaren Barcelona maçında yaptığı savunmayı devam ettirerek, zaman zaman savunma eşiğini de arttırarak başladı maça. İlk çeyrekte Oğuz Savaş'ın hücumda skorer oyununun da etkisiyle, skorbordda öne geçti Fenerbahçe Ülker. ASlında, hücum anlamında Fenerbahçe Ülker bugün Euroleague ortalamasında bir performans ortaya koydu. Üçlüklerde %37.5, serbest atışlarda %71.4'le hücum etti. Bugüne kadar oynadığı Euroleague maçlarında 58.6 sayı yemiş bir takıma 81 sayı atmanın anahtarı hücum olmadı. Fenerbahçe tam 15'i hücum, 45 ribaunt alırken, Siena sadece 24 ribaunt alabildi. Eğer, atış yüzdeleri dengeliyse ribauntlarda bu kadar açılan farkı, skor olarak kapatmanız mümkün değil. Fenerbahçe Ülker hücumlarda daha dikkatli olabilse, en azından boş turnikeler ve hızlı hücumlarda basit hatalar yapmasa 30 sayı fark atmış bir takım görebilirdik. Tribünlerde 15.000 kişi tam saha baskı yaparken, parkede de Fenerbahçe'nin 40 dakika boyunca aralık vermeden savaştığını gördük. Bugün Bo McCalebb hariç, Siena'lı bütün oyuncuları durdurmayı başardık. Haftaiçi İtalya'da orta üstü takımlardan diyebileceğimiz Pepsi Caserta'ya karşı Ksistof 23, Kaukenas 27 sayı atmıştı. Bu ikiliden toplamda 21 sayı yedi Fenerbahçe. Bo McCalebb'in bu maça kadar 0/3 üçlük atıp bu maçta 3/4 atması ise tamamen çizgi gerisinden riske edilmesiyle alakalı. Bu alınabilecek bir riskti. Tutmasa da kabul edilebilir. Ayrıca, işte düşen Siena'da bu tarz oyuncu istikrarsızlıklarına cevap verebilecek kadro yeterliliğinde değil. Fenerbahçe bugün 8 oyuncudan 7 ve üstü sayı bulmayı başardı. Bu dağılımı yapabilmek çok büyük bir başarı. 

Psikolojik eşikler birer birer aşılıyor. Kademe kademe gitmek lazım ama çıtayı çok yukarılara koymaya başladık içten içten. Yapmamız gereken, içeride oynanacak Barcelona maçına kadar hata yapmadan, maçları kazanarak gitmek. Gerisi zaten çorap söküğü. Bu aslında öyle bir mutluluk ki sona ermesinden de korkuyoruz. Bu kadar erken form tutan Fenerbahçe Ülker'in sezonun kalanında düşüşler yaşaması tek endişe. Yoksa, şu an parkede dört başı mamur, tüm Avrupa basketboluyla ilgili basında manşetlere çıkmış bir takım var. Detaylı istatistikler burada.

2 yorum:

oscar dedi ki...

senelerdir sikayet ettiğimiz tanjevic yalanı da böylece expose oldu. hiç bi şey veremeyen adamdan kurtulan takım 2-3 yerinde transferle kendini buldu.

Miksiyon dedi ki...

bu batiste kaç maç ceza aldı aldımı yada??

 
Maliano - Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın...