Sitedeki bütün yazılar tarafımızdan hazırlanmaktadır. Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın.

23 Aralık 2010 Perşembe

Pınar Karşıyaka'ya Şerefsizce Saldırı ve Faturası

Dün hem basketbol adına, hem de Kıbrıs Rum Kesimi adına son dönemin en çirkin, en adice gecelerinden biri yaşandı. Grup liderliğini önceden garantileyen Pınar Karşıyaka, Apoel deplasmanından 82-80 mağlubiyetle ayrıldı ama maç sonunda 2000 Rum'un bulunduğu Nicosia Spor Salonu'nda önlerinde en ufak bir güvenlik önlemi olmayan taraftarlar(!) Karşıyaka'lı oyuncuların üstüne saldırdı. Taş, sopa ve gaz bombalarıyla oyuncularımıza saldıran Apoel taraftarları ancak bell bir süre sonra polisin müdahalesiyle karşılaştı. Bazı kaynaklara göre sadece 5 polisin görevli olduğu söyleniyor. Oyuncular soyunma odası koridorlarına doğru yöneldiğinde, koridorda maskeli ve elinde cop olan insanlarla karşılaştıklarını ifade ettiler. Uzunca bir süre soyunma odasında mahsur kalarak can güvenliklerinin sağlanmasını bekleyen kafile Türk tarafına geçme istekleri reddedilince güvenlik önlemleri altında otele geçti ve buradan da yurda dönüş yaptı. Kafileden sadece kondisyoner Erdem Günak'ın elinde kırık olması teselli oldu.

Kıbrıs Rum Yönetimi polisinin yaptığı açıklamaya göre olay bilinmeyen sebeplerle başladı. Halbuki, Apoel taraftarlarının bu olayı önceden planladığı biliniyor. Şuradan bakabilirsiniz. "Hiçbir neden ve kışkırtma yok" deniyor ama bu sadece ırkçılıkla açıklanabilir ki neden tam olarak bu. Önceden güvenlik önlemlerinin sıkıca alınması ve oraya gelen taraftarların kusursuz bir şekilde aranması gerekiyordu. Taraftarların salon içerisine gaz bombası ve taşları nasıl soktuğu da ayrı bir merak konusu. Olaylar sonucu en az 500 kişinin koridorlarda bulunduğunu ve Karşıyakalı basketbolcuların soyunma odası kapısını kırmaya çalıştıkları sırada, polisin müdahale ettiği ve olayları bastırdığı söyleniyor. 4 erkek ve 1 bayan polisin yaralandığı söyleniyor ama tutuklanan 15 yaşında 3 tane Rum taraftar. Gelişmelerin tamamı burada.

Pınar Karşıyaka kafilesine bu zor anlarda hem ülkemizdeki, hem de KKTC'deki yetkililer hızlı bir şekilde ulaşarak gerekeni yaptılar ve yurda dönüş de ekibi Egemen Bağış ve Faruk Özak karşıladı. Yaptıkları açıklamalarda da bu işin takipçisi olacaklarını söylediler. Basında ise sadece NTV Spor'un ve Oğuz Yenihayat sayesinde Medyaspor'un bu anları aktardığını söyleyebilirim. Twitter'da bütün gece trafik yoğundu ama özellikle TV'de bu olaya karşı ilgisizlik had safhadaydı. Osman'ın ağlaması veya Mete'nin dizideki can güvenliği Pınar Karşıyaka'nın kendilerini düşman gören yüzlerce kişiye karşı verdikleri mücadeleden daha önemliydi ne de olsa. "Birkan Batuk ve arkadaşlarının sopa veya taş yemesi önemli değil yeter ki Osman ağlamasın" yaklaşımı vardı televizyon kanallarında.

Bugün de FIBA Avrupa cezayı açıkladı. Apoel'e 3 maç seyircisiz oynama ve para cezası verildi. FIBA ve kolları bu yaz sandalyeli kavganın faturasını 2 maç olarak açıklamışlardı. Bugün de şerefsizliğin faturasını 3 maç olarak açıkladılar. Şu saatten sonra hiçbir şeyin anlamı yok artık. Bu eyyamın, bu çifte standardın önünde birilerinin dik durması gerekiyor. Dün Batiste'in kafa ezmesine, bugün Karşıyaka'nın saldırıya uğramasına ses çıkarmayanlar yarın canları yandığında acaba onları sallayanlar olur mu diye merak etmiyorlar mı?

2 yorum:

Anıl Kıral dedi ki...

Kimsesiziz.. Tek başımıza bu küçük semtte acımızı yaşıyoruz.. Türklere yapılmış bir saldırıyı bile sırf " üç büyükler " değiliz diye gündeme oturtmayan bir medya bizi yine yalnız bırakıyor..

Arkamızda tek siyasi insan yok. Herkes yine cebinin derdinde seçim günleri biz Karşıyakalıyız demekte. Sen Karşıyakalıysan orada ölüm kalım mücadelesi veren basketbolcunuda korumasını bileceksin arkadaş!

Canlarımız basketbolcularımıza büyük geçmiş olsun.. Sağ salim gördük onları onun mutluluğu yeter.

fdlmania dedi ki...

FIBA'nin kaçıncı rezaleti bu,ayıp diye birşey var be..

 
Maliano - Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın...