Ne Panathinaikos ne de Partizan resmi sitelerinde herhangi bir açıklama yok. Elde var olan gece gece güvenilir ve güncel bir Sırp sitesinde denk geldiğim açıklamalar. Tamamı Maric'e ait. Bu açıklamalardan sonra resmi ilanı bekleme niyetim yok ama yine de ne olur ne olmaz diyerek bir açık kapı bırakalım.
"Henüz tam olarak netleşmedi ama umarım kısa zamanda olacak. Panathinaikos harika bir kulüp ve Pekovic gibi bir oyuncunun yerine gelecek olmanın zorluğunun farkındayım. Ama kariyerimi devam etttirmek için en ideal yer burası."
"Obradovic 10 yıldır Yunanistan'da ve orada Eurolig'i 4 veya 5 defa kazandı. Geçmişle beraber 10 defa. Rakamlarda yanlışlık varsa beni affedin çünkü bütün kupalarını hatırlamak çok zor. Zeljko Avrupa'nın Phil Jackson'ı ve onunla çalışmak benim için onur olacak."
"Olympiakos'lu yöneticilerle görüştüm ama herşeyi menajerime bıraktım. Benim için en iyisini seçecektir. Panathinaikos benim için en iyi seçenek ve diğerlerini düşünmeme gerek bile yok."
Bu sözlerden sonra gidip başka takımda oynarsa tabi ki yapacak bir şey yok. Bonservis için konuşulan rakam 650-800 bin euro arası. Maric'in de yıllık 1.2 milyon euro alacağı söyleniyor. Maric'in Pekovic gibi bir uzun takımdan ayrılmışken, üstelik her sene Eurolig'in favorisi olan Panathinaikos'u seçmesi kadar doğal bir durum yok. Önemli olan bizim takımlarımızın da bu tip seviyelere gelerek oyuncular için paradan daha cazip fırsatlar sunabilmesi. Öbür türlü bu devler her zaman bizden 1 adım önde olacaklar ve yeni parlatılmış ayakkabıları onlar alırken, bizler yırtık ayakkabıları onlardan alıp dikmeye çalışacağız. Bu savaşta kazanan tek bir takım oldu. O da herzamanki gibi Partizan. Granada'daki bir garip rotasyon oyuncusunu Scepanovic'in tavsiyesiyle alan ve onu buralara getiren Dule de Moskova'da huzur içinde uyuyordur. Partizan çarkı dönmeye devam ediyor.
"Henüz tam olarak netleşmedi ama umarım kısa zamanda olacak. Panathinaikos harika bir kulüp ve Pekovic gibi bir oyuncunun yerine gelecek olmanın zorluğunun farkındayım. Ama kariyerimi devam etttirmek için en ideal yer burası."
"Obradovic 10 yıldır Yunanistan'da ve orada Eurolig'i 4 veya 5 defa kazandı. Geçmişle beraber 10 defa. Rakamlarda yanlışlık varsa beni affedin çünkü bütün kupalarını hatırlamak çok zor. Zeljko Avrupa'nın Phil Jackson'ı ve onunla çalışmak benim için onur olacak."
"Olympiakos'lu yöneticilerle görüştüm ama herşeyi menajerime bıraktım. Benim için en iyisini seçecektir. Panathinaikos benim için en iyi seçenek ve diğerlerini düşünmeme gerek bile yok."
Bu sözlerden sonra gidip başka takımda oynarsa tabi ki yapacak bir şey yok. Bonservis için konuşulan rakam 650-800 bin euro arası. Maric'in de yıllık 1.2 milyon euro alacağı söyleniyor. Maric'in Pekovic gibi bir uzun takımdan ayrılmışken, üstelik her sene Eurolig'in favorisi olan Panathinaikos'u seçmesi kadar doğal bir durum yok. Önemli olan bizim takımlarımızın da bu tip seviyelere gelerek oyuncular için paradan daha cazip fırsatlar sunabilmesi. Öbür türlü bu devler her zaman bizden 1 adım önde olacaklar ve yeni parlatılmış ayakkabıları onlar alırken, bizler yırtık ayakkabıları onlardan alıp dikmeye çalışacağız. Bu savaşta kazanan tek bir takım oldu. O da herzamanki gibi Partizan. Granada'daki bir garip rotasyon oyuncusunu Scepanovic'in tavsiyesiyle alan ve onu buralara getiren Dule de Moskova'da huzur içinde uyuyordur. Partizan çarkı dönmeye devam ediyor.
0 yorum:
Yorum Gönder