
Olympiakos bu sene Final Four'a kalmayı başarmış (ben herşeyden bihaber askerdeydim o sıralar) ama yine ezeli rakibine boyun eğmiş. Kulüpte sular ısınadursun medya yine Kırmızılar'ın transfer girişimiyle çalkalanmaya başladı. Bu seferki hedef daha sansasyonel;Allen "The Answer" Iverson...

Bence esas mesele Avrupa Basketbolu'nun tarzı ve bu tip oyuncuları sistemin dışına itmesi. Iverson belki bu örneğin dışında kalabilir ama süperstar seviyesinde olmayan bir NBA oyuncusu Avrupa'ya geldiğinde ilk tokadı kurallardan yiyor. İkinci olarak da ABD'de hiç alışık olmadığı takım oyunu ve savunma karşısına çıkıyor. Bugün baskı kaldıramayan, savunmadan hoşlanmayan bir NBA yıldızına Eurolig'de Sergi Vidal, Diamantidis, Marko Tomas ve hatta Ömer Onan gibi savunmacılarla kelepçeyi vurduğunuzda ilk uçakla ABD'ye dönme hissini yoğun olarak yaşayabilir veya Iverson 4 hücum üstüste topu getirip kullandığında 5. hücumda Schortsanitis'in saldırısına maruz kalarak basketbol hayatına yorumcu olarak devam edebilir. Bunlar olası ihtimaller.
İşin reklam,pazarlama vb boyutlarını düşündüğümüzde bu tip transferler olaya başka hava katıyor ama yıllık 7 milyon dolara Kaukenas+ Lavrinovic+ Prigioni'yi veya Diamantidis+ Jasikevicius+ Pekovic'i oynatmak varken Childress'ı oynatmak sadece Olympiakos'un yapabileceği bir iş olarak görünüyor. Eurolig'de başarıyı ancak Avrupa'nın sistemine alışkın oyuncularla yakalayabilirsiniz. Bunu bütçesine oranla en fazla idrak etmiş klüp olarak şu anda Real Madrid gözüküyor. Olympiakos bunu farkettiğinde ezeli rakibi PAO'nun müzesi dolup taşmış olabilir.
Olympiakos'un amacı şampiyon olmak mı yoksa adından söz ettirmek mi işte soruları cevaplayacak kısım da bu...
Son olarak. Keşke Iverson gelse de 7 Ocak'ta Abdi İpekçi'de kendisini izlesek.
0 yorum:
Yorum Gönder