Euroleague'de savunmacı deyince akla gelen ilk isim tartışmasız Dimitris Diamantidis oluyor. Bunda geçen sene hariç her sene en iyi savunmacı ödülü almasının rolü olabilir ama esas sebep Dimitris Diamantidis'in gerçekten bu ödülleri alırken sonuna kadar haketmesidir. Geçtiğimiz sene Panathinaikos'un gösterdiği kötü performans sebebiyle ancak 3. sırada yer alabilen Diamantidis bu sene emanet verdiği ödülü geri aldı. Arkasından da Stonerook, Perkins ve Eidson geliyor.
Yalnız benim buna biraz itirazım var. Evet 5 sene üstüste bu ödülü sonuna kadar hakederek aldı, geçen sene de haketmedi ve kazanamadı. Ama bu sene Diamantidis'in en iyi savunmacı ödülü almasını zihinlerdeki ezberlerden başka bir sebeple açıklayamıyorum kendime. Gören gözler şunu açıkça söyleyecektir ki geçen sene Spanoulis'in yönettiği ve oyun sıkıştığında skor ürettiği, ama aslen Nicholas ve Pekovic'in hücumda liderlik üstlendiği Panathinaikos'ta Diamantidis yine "etkili savunmacı" rolündeydi. Bu sene ise hem Spanoulis'in gidişiyle, hem de Pekovic sonrası aynı rol biçilen Maric'in sürekli sakat olmasıyla Diamantidis takımın 1 numaralı skor opsiyonu ve lideri haline geldi. Yeni transfer Sato bile onun gerisinde kaldı. Yani 2010-2011 sezonunda Diamantidis aslında savunmacı değil, hücumcu olarak forma giydi. Savunmada yaptıkları ise tamamen onun varolan yeteneklerinin meyvesiydi.
Bazı istatistiklerle Diamantidis'in değişen rolüne bakalım. Bu sezon Dimitris Diamantidis'in sayı ortalaması 12.6 ve henüz Final Four oynanmış bile değil. Buna en yakın ortalama, ödülü kazanamadığı geçen seneye ait. O da sadece 9. Kullandığı 92 üçlük atış 2006-2007 (94) ve 2007-2008 (114) sezonlarından sonraki en yüksek rakam. 95 serbest atış da 7 sezon içinde (136, 103 ve 96'dan sonra) 4. sırada. Yine bu rakamlara Final Four'un oynanmadığını eklersek muhtemel Diamantidis performansıyla bu senenin sonunda üçlük atışlarda ve faullerde ikinci sıraya çıkması oldukça muhtemel. Gelelim top çalma rakamlarına. Diamantidis'in bu sene çaldığı top sayısı 32. Bunu yakaladığı maç sayısı 20 ! Son 7 sezonda top çalma rakamlarında sondan birinci. Eski yıllara kıyasla çoğunun yarısından bile az. Ve son olarak yapılan faul sayısı. Bu sene hakemler Diamantidis'e yapılan 96 müdahaleye düdük çaldılar. Son 7 sezonda 4 kez 70'i bile göremediğini, bu seneden sonra en yüksek rakamın da 83 olduğunu söylersem sanırım ne anlatmaya çalıştığım net olarak ortaya çıkar. Sanırım bu satırları okuyan çoğu insan faullerin savunmacılara değil de hücumculara, özellikle de fundementali yüksek penetrecilere çalındığını bilecek kadar basketbol izlemiştir.
Tüm bu rakamların ışığında sorulacak bazı sorular var. Panathinaikos her zaman Diamantidis'e bağımlı bir takım oldu. Bunu en iyi geçen sene Diamantidis'i normal sezonda dışarda bırakıp avucunu yalayan Obradovic biliyor. Peki Diamantidis'in bu sayı ortalamasına ulaşmasındaki faktör takımın tek skor opsiyonu olması mı? Tabi ki hayır. Bu takımda Batiste 12.8 sayı ortalamasıyla oynarken Fotsis, Perperoglou, Nicholas ve Sato da onlara yakın skor ortalamasına sahip. Öyleyse her zaman örümcek kollarıyla top çalmasına, rakibi ağlatmasına alıştığımız Diamantidis nasıl bu rakamlara ulaştı? Çünkü Diamantidis başta da söylediğim gibi bu sene savunma ağırlıklı değil hücum ağırlıklı oynamıştır. Hem de katkı veren değil, takımı sırtlayan cinsten. Öyleyse en önemli soru şu: Neden bütün koçlar onu yine yılın savunmacısı seçti? Ezbere mi oy veriyorlar, yoksa kemik seslerinin geldiği, sertliğiyle övünülen koca Euroleague'de hücumcu oynadığı bir yılda bile Diamantidis'e yaklaşabilecek bir savunmacı yok mu? Benim için Dimitris Diamantidis kişisel olarak her zaman her yerde bir numaradır. Komik ama evdeki evcil hayvanımın adı bile Diamantidis'dir. Ama benim bu ödüle itirazım var. Üstelik Ricky Rubio da bu listede kendine yer bulmuşsa...
1 yorum:
Rolünün daha hücum ağırlıklı olması bize ödülü hak edip etmediğiyle hiçbir fikir vermez haliyle. Ve Diamantis'in ortalamalarının geçen senelere göre düşük olması da bu sene hak edip etmediğiyle ilgili hiçbir şey ifade etmiyor.
Sadece 'bu' seneki ortalamalarının diğer oyuncularla karşılaştırılması değil midir önemli olan? Onlardan bahsetmemişsiniz. Merak edip bakmadım, belki istatistikleri de yeterli değildir ancak yürütülen mantıkla ilgili fikrimi söylüyorum.
İstatistiklere çokça yansımayan ve fakat takımının savunmasının belkemiğini oluşturan bir oyuncu belki en göz alıcı defansif istatistiklerini anlamsız kılabilir bu ödülü almak konusunda. Başka türlü, seviye düşük olsa bile, var olan defansif istatistikler arasında iyisi seçiliyor sonuç olarak ve Diamantidis'in bu ödülü hak etmediği konusunda diğer iddialı adaylarla karşılaştırma yapılarak ancak bir sonuca varılabilir sanıyorum. Takım içindeki durumuna ya da bireysel önceki sezon istatistiklerine göre değil.
Yorum Gönder