Sitedeki bütün yazılar tarafımızdan hazırlanmaktadır. Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın.

24 Şubat 2011 Perşembe

Fenerbahçe Ülker: 65 - Olympiacos:80 (Elindeki Turu Vermek)

Mümkünse gel hayıflanma, üzülme, sinirlenme. Maç eline kadar geliyor. Olympiacos gibi bir takımı 25 dakikada 35 sayıda tut, 12 sayı öne geç ama geri kalan 15 dakikada 45 sayı ye ve maçı ellerinle ver. Burada Ukic'in tercihlerinden, Emir Preldzic'in aceleciliğinden bahsedebiliriz. Oyunculara suç bulabiliriz ama Neven Spahija'nın da Olympiacos'un geri dönüşünü görüp hiçbir şey yapmamasını atlayamayız.

Ukic form olarak düşük, Ömer Onan ortalıkta yok, Emir Preldzic son zamanlarda gösterdiği performansı göstermiyor. Bunların hepsini doğru coachingle telafi edebilmek mümkün. 25 dakika çok iyi kitlediğin Olympiacos hücumuna, Ivkovic'e bu kadar kolay teslim olman kabul edilemez. Lavrinovic'in pota altında iyi savunma yaptığını gördük. Kaya Peker müthiş istekli ve sertti. Görüntü bu. Peki şuna ne demek gerekiyor? Zoran Erceg 21, Mavrokefalides ve Rasho Nesterovic 16 sayı atıyor. Zoran Erceg bu sene Euroleague'deki en iyi maçını oynadı. Açıp bakmak lazım belki kariyerinin zirve performansıdır bu. Mavrokefalidis en son bu kadar iyi oynadığında rakip Brose Basket Bamberg'di. Keza, Rasho Nesterovic de Euroleague'in sürpriz takımına yani Daniel Santiago'yu pota altında oynatan Spirou Charleroi'ya karşı bu denli iyi oynadı. 

Oturup düşünmek gerekiyor. Bir yerde kolaya kaçıp elimizdeki uzunlara suç atabiliriz. Lavrinovic 3 ayda 1 üçlük atarken, Erceg 5/9 üçlük atmış. Sean May'in ribaund alma ihtimalini konuşuyor taraftar ve Oğuz Savaş'ın gününde olması için dualar ediyor. Kaya Peker iyi niyetli ve savaşıyor, sadece bu kadar. Rakiplerinden ve grubun en güçsüz takımı Zalgiris bile, Mirza Begic'i kaybediyor ve yerine hemen Boban Marjanovic'i eklemeyi başarıyor. Fenerbahçe Ülker yönetimi ya çok ağır ve kimseyi beğenemiyor ya da oyuncu bulamıyor cidden. Avrupa'da ihtiyacını karşılayabilecek ve oynatabileceğin bir dolu sert, etkili, hücumda da seni 4 kişi oynatmayacak uzun var. Üstelik, herkes bilir ki uzun almak, guard almak kadar tehlikeli değil ve uyumu kolaydır. Ancak aylardır parkede normal düzeyde mücadele etmemiş bir Amerikalı bulmak, sırf iyi karakteri olduğu için tercih etmek de bir burada olur. Bugüne kadar herkes beğendi ve Aydın Örs - Neven Spahija ikilisinin idari kararlarını destekledi. Sizce de birşeyleri artık daha iyi görmek gerekmiyor mu? Evet, sakatlıklar çok fazla ve can yakıcı. Ancak, esnek olabilmek ve bugünleri yaşadığında hızlı hareket etmek gerekiyor. Bu ikiliye inancımızı yitirmedik ama onların da bu hatalarından çıkarmaları gereken dersleri var.

Bazı rakamlar var ki yorum yapmak bile gerekmiyor. Roko Ukic 4 asist, 5 top kaybı yapmış ve 11 şut atmış. Yani, oyun kurucumuz daha çok şutör guard gibi oynamış. Sahada takımı daha iyi oynatan Sarunas Jasikevicius 2 asist yapmış, 3 top kaybı. Peki, rakip adına maçı çeviren Theo Papaloukas? 8 asist ve sadece 1 top kaybı. Doğru coachingi Ivkovic yaptı bugün. Teodosic'i durdurmak bugün yaptığımız en iyi işlerden biriydi ve Tarence Kinsey'i bu yüzden kutlamak lazım. FIBA tarafından Avrupa'da Yılın En İyi Oyuncusu seçilen Teodosic'i sinirlendirdi, oynatmadı ve raydan çıkardı. Ancak, normalde Teodosic'e 30 civarı dakikalar veren Ivkovic, sadece 19 dakika oynattı ve maçı çevirdiği bölümde Teodosic'i kenarda tuttu. Peki biz bu bölümde ne yaptık? Gerçekten, mola aldığı bölümde Spahija takıma ne anlattı? Ukic ve Preldzic acele edip, zorlama şutlar ve yanlış tercihlerde bulunduğunda Spahija mola aldı. Ukic'e al eline topu ve bakalım ne yapacağız demedi herhalde. E öyleyse sürekli aynı şekilde oynayıp 12 sayı öndeyken, 15 sayıyla maç vermemizi nasıl açıklayacağız? Spahija söyledi ama sadece 10 saniye sonra Ukic'in kendisine söylenenlerin aksine hareket ettiiğini mi söyleyeceğiz. Tamam savunmada planlarını değiştirmen gerekiyordu. Tepe oyunlarıyla Papaloukas ve  Gordon sürekli içeri drive ediyordu. Papaloukas boş oyuncuya ve Gordon illa ki içerideki oyuncuya topu indiriyordu. Savunma ve hücum birbirini destekler haldedir, çoğu zaman Fenerbahçe Ülker tarzı takımlar savunmalarından güç alarak hücumlarını şekillendirir ama bu kadar da kötü hücum etmez. Olympiacos savunmasının başarısı kadar Fenerbahçe Ülker'in de kötü performansıdır bu. Üstelik seni 25 dakika boyunca başarıya ulaştıran plana da ihanettir. 

Takım Zalgiris deplasmanında olduğu gibi yenilebilir ve yine bu takımda hala ışık var demeye devam edebilirdik. Samuel Beckett'ın dediği gibi "Yine dene, yine yenil, daha iyi yenil." Fenerbahçe Ülker bugün çok berbat bir şekilde yenildi ve bunun sebebi sakatlıklar olduğu kadar, yanlış taktikler/uygulamalardır. Enseyi çok karartmamak lazım ama bu takım bu oyunuyla Pabellon Fuente'de Valencia'yı yenebilecek gibi durmuyor. Murat Kosova'nın dediği gibi bizi bu noktaya bu oyuncular getirdi ama aralarından bazılarını sakatlıklar aldı. Dadaloğlu gibi "Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir" demenin cezasını çekiyoruz. 

Şimdi Top 8 Valencia'ya daha yakın. Takım açık bir şekilde gelebileceği noktanın aşağısında kaldı. Final Four zaten realist bir hedef değildi demeyin. Realist bir hedefti ama artık riskli. Elimizdeki liderliği, turu kendi ellerimizle verdik. Geçmiş olsun. Detaylı istatistikler burada

FENERBAHÇE ÜLKER (65): Roko Ukic 14 (1 ribaund- 4 asist), Ömer Onan 2 (2 asist), Darjus Lavrinovic 8 (5 ribaund- 1 asist), Sarunas Jasikevicius 7 (1 ribaund- 2 asist), Kaya Peker 2 (1 ribaund- 1 asist), Oğuz Savaş 4 (3 ribaund- 3 asist), Tarence Kinsey 12 (6 ribaund- 1 asist), Marko Tomas 9 (2 ribaund), Sean May 2 (3 ribaund- 1 asist), Emir Preldzic 5 (2 ribaund- 1 asist)

OLYMPIACOS (80): Theodoros Papaloukas 9 (4 ribaund- 8 asist), Rasho Nesterovic 16 (9 ribaund), Vassilis Spanoulis 12 (2 ribaund- 4 asist), Michalis Pelekanos (2 ribaund), Loukas Mavrokefalides 16 (2 ribaund), Andreas Glyniadakis 2, Koskas Papanikolaou (4 ribaund), Zoran Erceg 21 (5 ribaund), Milos Teodosic 2 (3 asist), Jamon Gordon 2 (5 ribaund- 5 asist)

4 yorum:

bahadır dedi ki...

çok güzel bir yazı,ben bir ekleme yapmak istiyorum,Oğuz son maçlarda çok dikkatimi çekmeye başladı,artık oğuz'un euroleague seviyesinde bir oyuncu olduğuna kesinlikle inanmıyorum.Konsantrasyon berbat,oyun olarak hiç bir ilerleme yok.Yazın yapılacak Avrupa şampiyonası öncesi Enes yada başka bir uzuna şans verilir umarım çünkü oğuz2la ilgili ciddi kuşkularım var inşallah beni yanıltır.

Ozan Kartal Kaya dedi ki...

Papaloukas ders verdi

murat ozen dedi ki...

Biz bu maçı almıştık aslında. Ukic baskı altında çok kötü ezildi. Çok zorladı ama olmadı. Herkes iyi niyetli ama olmadı. Saras çok popilist bir seçimdi. Kendisine saygım sonsuz ama bu seviyede artık oynaması çok zor. Takımda 3. guard olabilir ancak. Sean May'da iyi niyetli bence bu akşam çok faydalıydı ama yetmiyor. Vidmar çok erken sakatlandı ve onun yerine birileri mutlaka bulunabilirdi. Haftaya işimiz çok zor. Yazık olacak. Takım çökmüş durumda. İvkoviç'in ne kadar büyük bir coach olduğunu gördük. Son hucumda olası bir Zalgris mağlubiyetini düşünerek gidip mola aldı. Şansda onlardan yanaydı son hucümda..

Efes'te elendi biraz önce...

ertan ürkmez dedi ki...

Tanjeviç avukatı veya Spejiha düşmanı değilim. Fakat istekli ve iyi oynayan Kinsey tam hızını almışken neden oyundan çıkarılır? Bunu Tanjeviç yapsa neler yazılırdı şimdi. Muhtemelen olay bitti. Umarım haftaya beni yanıltırlar. Elensek bile sadece bize bu heyecanı yaşattıkları için formayı ıslatanlara özellikle de Ömer Onan a Mirsad Türkcan a(bunu da atlatacak) Preldziç e, Kinsey e, 3 senedir kazma sapı olduğu iddia edilen fakat sakatlanınca kıymeti bilinen Vidmar a ve onları Fenerbahçe ye kazandıran yaşlı kurt Tanjeviç e, bugünkü kötü oyununa rağmen Ukiç e, Thomas a Üstad Aydın Örs e TEŞEKKÜR EDİYORUM. Yeter ki ıslansın forma. Macaristan dan sevgiler Ertan Ürkmez

 
Maliano - Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın...