Sitedeki bütün yazılar tarafımızdan hazırlanmaktadır. Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın.

26 Kasım 2010 Cuma

Dusko Vujosevic Kovuldu

Başlık iyi değil biliyorum. Özellikle de taptığımız bir isim olunca "Kovuldu" demek hoş kaçmıyor ama özellikle yazdım bunu. Dusko Vujosevic gitmeye niyetli değildi, Partizan'daki takımının karakterinden az çok biliyoruz, kolay pes eden biri değil ama CSKA yönetimi yolları ayırdı. Anasayfada head koçluk görevinden ayrıldı derken iç haberde bizzat yönetim tarafından işten atıldı, kovuldu deniyor. Ne desem bilemiyorum. Ölümünü beklediğin hasta birinin haberini alınca yüreğinde bir sızı olur ya, işte öyle bir şey. Dün yazdığım mesajda Dule'nin dil probleminden bahsetmiştim. Başkan Vatutin de anneleri, evlatları gözyaşına boğan duygu yüklü(!) veda yazısında bu konuya değinmiş. Kısacası "Beklediğimiz gibi olmadı, kelek çıktı." sözünü duygu katarak yazmış. Vujosevic de yeterli sabrın gösterilmediğinden şikayet etmiş. Hele son bir cümlesi var ki of of.. "There are two types of coaches: those who have been fired, and those who are not fired yet..."

Dusko Vujosevic'in yerine düşünülen isimler de basketbolun Ziya Doğan'ları, Yılmaz Vural'ları. Listede Gershon, Giannakis, Kazlauskas ve Ergin Ataman gibi isimler var. Ortak özellikleri son dönemde başarısız ve boşta olmaları. Adaylar içinden Gershon'u kafadan silebiliriz. CSKA Moskova kadrosu Gershon sistemini oynayamaz. Ergin Ataman ise en kuvvetli aday. Zaten kendisi de twitter üzerinden bayram elbisesini yeni almış çocuklar gibi heyecanlı mesajlar atıyor, sinyali veriyor. Yalnız CSKA Moskova'nın başına geçen isim mucizeyi başaramazsa, takımı 14 yıl sonra Top 16'ya, 8 yıl sonra da Final Four'a çıkaramayan isim olarak tarih sayfalarındaki yerini alacak. Bazen miras böyle acı kalabiliyor insanın üstüne. Tarihin reddi de yok.

2 yorum:

oscar dedi ki...

bu çok çabuk olmadımı ilginç. sanki oyuncular güvensizlik göstermiş gibi bir hava var yoksa bu kadar çabuk kovulmazdı.

Gürkan Alkan dedi ki...

Hani diyorum tam da bu sırada Beşiktaşım bir atak yapar mı diye ama her seferinde aklıma Şeref Yalçın geliyor ve bu rüyadan uyanıyorum.

 
Maliano - Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın...