Sitedeki bütün yazılar tarafımızdan hazırlanmaktadır. Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın.

4 Haziran 2010 Cuma

Tanjevic ve Ergin Ataman Görevlerinden Ayrıldılar

Ergin Ataman'la sözleşmenin uzatılmadığı Efes Pilsen'in resmi sitesinden duyuruldu. Ataman'ın gönderiliş haberinde koçun başarıları anlatılırken aslında yolların ayrılma sebebi de metnin içinde yer alıyor. "Ergin Ataman Efes Pilsen’de görev yaptığı iki yıl içinde kulübe bir Türkiye Ligi şampiyonluğu, bir Türkiye Kupası ve bir C.başkanlığı Kupası kazandırdı." ifadesi hocanın Avrupa'daki başarısızlığının gizli bir metni olarak sitedeki kayıtlara geçti. İki takımın mücadele ettiği ligde bütün kupalar için %50 şansınız varken bu kadarını kazanmak normal bir sonuç. ACB'de olsa 2 yılda bu başarılar kıymetli olurdu ama TBL'de pek bir önem taşımıyor. Esas önemli olan Avrupa arenasında önce Top 16'ya kalamamak, arkasından da şanslı bir şekilde Top 16'ya kalıp ileriye gidememek, üstelik de bu kadroyla başarısız olmak Efes Pilsen camiasının kolay hazmedebileceği bir olay değil. Ergin Ataman'la yolların daha önce ayrılmamasını Efes Pilsen'in içinden gelmesine ve kulüp yönetiminin profesyonelliğine, hocalara her zaman gösterdiği saygıya bağlayabiliriz. Bundan sonrası her iki taraf için de hayırlı olsun. Özeleştirisi kuvvetli bir insan olan Ergin Ataman'ın ilerleyen zamanda başarısızlığın sebeplerini açıklayacağını düşünüyorum. En azından bu zamana kadarki duruşu bunu gerektiriyor.

Tanjevic haberini ise her zaman olduğu gibi Bosna basını iletti. Tanjevic'in sık sık demeç verdiği Dnevni Avaz sitesi, Tanjevic'in Fenerbahçe Ülker'deki görevinden ayrıldığını ve bu yaz milli takımımızı yönettikten sonra koçluk kariyerine son vereceğini duyurdu. Bu haber benim açımdan pek şaşırtıcı olmadı. Esas şaşırdığım Tanjevic'in milli takıma dönebilecek durumda olması. Tanjevic'e sonsuz şifalar diliyorum ancak Fenerbahçe Ülker'in final serisinde Ertuğrul Erdoğan yönetimindeki canlı, istekli oyununu görünce milli takımımız için de Orhun Ene'nin aynı etkiyi yapabileceğini düşünmekten kendimi alamıyorum. Orhun Ene gibi genç ve değerli bir hocanın ilk deneyimini kurtlar sofrasında yaşamaması adına da seviniyorum ama ne olursa olsun ciddi derecede hasta bir insanın kendini ne kadar bu işe verebileceğini de merak ediyorum. Zaman herşeyin ilacıdır diyerek bekliyorum.

5 yorum:

Adsız dedi ki...

Efes Pilsen yeni sezonun en iyi transferini Ergin Ataman'ı göndererek yaptı. İsterlerse Kobe'yi getirsinler, bu haberden daha iyi bir haber olamaz. :)

sannti dedi ki...

Spahija olacak mı göreceğiz bu adam ama seneye Fenerbahçe Ülker başında Tanjeviç değil bir başkası olacağı kesin sanırım artık. Seyirciyi kesinlikle tekrar salona çekebilecek Oktay Mahmuti-Aydın Örs ikilisi dedikoduları vardı sezon ortası, artık mümkün olmadığına göre Avrupa'daki önemli isimlerden biriyle anlaşmak zorunda yönetim. Tanjeviç dönemi yaşanılan iki şampiyonluğa rağmen hayal kırıklığıydı benim adıma oyun ve başarı açısından. Kadın basketbol ve voleybolda üst üste yapılan doğru hamlelerin artık erkek basketbol takımı adına da yapılması lazım. Kurulacak iyi bir takım yeni salonla birlikte Eurolig'te tepeye oynayabilir rahatlıkla.

Ayrıca Tanjeviç'in Dünya Şampiyonası'nda takımı Orhun'a bırakması gerektiğine kesinlikle katılıyorum ben de. Nihat İziç-Orhun Ene ikilisiyle en kötü ihtimal rotasyonu belli, istikrarlı bir takım ortaya çıkar. Tanjeviç yıllardır takımın başında, hala ilk günkü gibi deneme yapıyor her maç. Bakalım bu yaz neler yapıcak da bizi çıldırtacak, merakla bekliyoruz.

Adsız dedi ki...

Transfer dönemi süper başladı:) Türk basketbolu umarım Ergin Ataman'ın gidişiyle 4 kısa saçmalığından kurtuldu,yeni sezonda güçlü bir pota altı kurmaları lazım,gerçi hala Türk oyuncu rotasyonunun yeterli olmadığını düşünüyorum, umarım Efes özüne döner ve mücadeleci kendi sahasında maç vermeyen savunma takımını tekrar yakalar

Erol Kaya dedi ki...

Adsız arkadaşın dediklerine imzamı atıyorum :)
müthiş başladı transfer sezonu...
Efes Pilsen'e Ömer Aşık ve Velickoviç takviyeleri de gelebilirse mükemmel olur.

oscar dedi ki...

ataman'ı sezon ortasında gonderselerdi en azından belki sampiyon olabilirlerdi. iki tane potansiyelinin altında kalmıs coach'un ayrılması için birinin hastalanması oburununde asırı basarısız olmasının beklenmesı de yonetım anlayıslarının bı carpıklıgı.

 
Maliano - Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın...