Sitedeki bütün yazılar tarafımızdan hazırlanmaktadır. Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın.

31 Mart 2010 Çarşamba

Real Madrid: 73 - Barcelona: 84 (El Clasico'da Herşey Sil Baştan)

Serinin ilk iki maçında oyun anlayışı olarak takdire, teşekküre, yıldızlı pekiyiye boğmuştum Real Madrid'i ama bugün herşey aylar önce tarihi fark yenilen zamana döndü. Daha önce rakiplerine katrina hızıyla vurup geçen Barcelona'nın bu özelliğinin Palau Blaugrana'da Real Madrid tarafından bitirildiğine dikkat çekmiştim. Bugün o seri darbeleri daha maçın başında indirdiler. Geçen hafta üçlük çizgisinin gerisinden 0/10 çeken Navarro o 80 dakikaya inat döktürdü, başlarda şut kaçırmadı. İlk iki maç aynı kanalda canlı yayınlanmasına rağmen serinin en ilginç istatistiğinden haberi olmayan Mustafa İyi ve Çetin Yılmaz'a da bu vesileyle basketbol izleyicisi olarak sevgilerimi gönderiyorum. Sadece Navarro değil Barcelona takım halinde bayıltıcı bir yüzdeyle oynadı. Tam 4 kere print screen yapmak zorunda kaldım. Her seferinde bu herhalde en üst noktadır diye resim aldım ama yüzde gittikçe arttı. Bozulmadan önceki zirve anı;

Resimde de görüleceği üzere kaçırmak bilmeyen Barcelona bir ara Real Madrid'i ikiye katladı. Messina'nın o anki gülümseyen yüz hali de zaten Real Madrid'in yapabileceği hiç birşey olmadığının ispatıydı. Ama açık söylemek gerekirse korktuğum şey oldu. Diğer tüm ACB takımlarına göre fazlasıyla cahil kalan Real Madrid seyircisi ölüm sessizliği yaratarak takımın düşmesine sebep oldu. İlk yarının sonu ve ikinci yarıyla beraber Real Madrid geri dönmeyi başardı ve farkı 7'ye kadar indirdi ama orda da ilk iki maçta forma giymeyen Morris'in en iyi yaptığı iş olan tepeden üçlüğü geri dönüş kapısını kapattı. Kalan dakikalar "Barca kaç Real tut" şeklindeydi. İyi kaçan Barcelona seriyi 2-1'e getirip hem saha avantajını tekrar kazandı, hem de en önemlisi psikolojik avantajı tekrar ele geçirdi.

Pascual maç başlarken yaptığı Lorbek yanlışından hemen dönüp Vazquez'i oyuna alarak akıllı bir hamle yaptı. Aynı şekilde kötü gününde olan Rubio yerine Lakovic'i sahada 1 numara olarak tutarak tempoyu istediği gibi ayarladı. Kritik anlarda hep iyi işler yapan Mickael ve Morris de günün kilit adamları oldular. Real Madrid de Tomic merkezli oynadığı dakikalarda iyiydi ama ne zaman kontrolü kaybettiler, geri dönemeyecekleri bir farkın oluşmasını sağladılar. Tabelaya bakarsak Pascual Messina'ya antitez geliştirmiş gibi görünebilir ama bana göre Real Madrid atmosfere göre oyun tarzında sapma yaşadığı için kendi kendini yaktı. Barcelona normal şut yüzdesine dönünce de zaten kazanma şansları kalmadı. 84 sayı Barcelona'yı yenme formülünün çok uzağında. Galibiyeti fazlasıyla haketti Barcelona. Daha da ötesinde Final Four'u Avrupa'da en fazla hakeden takım ve kalabilirse oraya büyük renk de katacaktır.

Tek cümleyle özetleyecek olursam ilk iki maçtaki Real Madrid savunmasını izleyen biri için Barcelona alley oop yaptığı anda maç zaten bitmişti. Detaylı istatistikler burada.

1 yorum:

bora dedi ki...

İlk yarı maçı çok fazla isteyen bir Barca vardı. Her nekadar 2.yarı oyun dengelense de Barca farkın kapanmasına izin vermedi. Barca'nın geniş kadorsu yüzünden oyuncular rotasyon kurbanı oluyor. Ndong çok olumlu işler yapmasına rağmen kenarda unutldu. Real ise Lavrionic ve Kaukenastan hiç verim alamadı. Velickovic'in eksikliği çok hissediliyor bence. Tomic yine elinden geleni yaptı ama Navarro bugün maçın kilit adamıydı." Diğer bir ilginç nokta bu stres altında Barca'nın 1 Real!in 2 serbest atış kaçırması. Büyük takım böyle olunur"

 
Maliano - Kaynak göstermeden çalan çırpan Schortsanitis'in altında kalsın...